Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde, Pazarcık merkezli deprem sonrasında 7,6 büyüklüğünde ikinci bir deprem meydana geldi. Deprem sonrasında binalar yıkıldı, can kayıpları yaşandı. Elbistan Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğünde Çavuş olarak görev yapan Murat Kutoğlu da, depremden etkilenen aileler arasında yer aldı. Kutoğlu, deprem dolayısıyla anne ve babasını kaybederken, kanser tedavisi gören eşini Ankara’ya bıraktı ve acısını kalbine gömerek Elbistan’a canla başla çalışan arkadaşlarına yardım etmeye geldi. Kutoğlu, yaşadıklarını SABAH’a anlattı.
“ANNEMİ VE BABAMI GÖMDÜKTEN SONRA KANSER EŞİMİ ANKARA’YA BIRAKTIM”
Depremin yaklaşık bir dakikada binaları yerle bir ettiğini anlatan Murat Kutoğlu, “Yaklaşık bir dakikada hayatlar söndü, anne ve babamı toprağa verdim. Dört gün anne ve babamı bekledim. Dördüncü gün çıktılar enkazdan, onları toprağa verdim. Kanser hastası eşim ayaklarına darbe aldı yürüyemiyor, onu da alarak Ankara’ya gittim. Onu hastaneye bıraktım, kendim ise 2-3 saat içerisinde geri Elbistan’a döndüm” dedi.
AİLESİNİ TOPRAĞA VERİP, EŞİNİ HASTANEYE BIRAKTI VE ARKADAŞLARININ YARDIMINA KOŞTU
Kızının Ankara’da üniversite okuduğunu ve kendisine, “Baba sende gitme, kal” dediğini belirten Kutoğlu, “Nasıl kalırdım? Arkadaşlarım burada canla başla mücadele ederken nasıl kalırım? Burada oturursam tatil yapıyor gibi hissederim. Onların yanında olmazsam kendimi hain gibi hissederim. Ankara’dan bir arkadaşımın arkadaşıyla Elbistan’a geri döndüm” ifadelerini kullandı.
“AĞLAMANIN İNSANA YAKIŞTIĞINI BURADA ÖĞRENDİM”
Toplum içerisinde erkeklerin ağlamasının ayıplandığı algısının olduğunu kaydeden Kutoğlu, “İnan ben burada ağlamanın ayıp olmadığını öğrendim. Ben yaşadığım bu olayda ağlamanın utanılacak bir şey olmadığını öğrendim. Ağlamanın insana yakıştığını da burada öğrendim” diye konuştu.
“BENİM ELBİSTAN’A BORCUM VAR, İNSANLIĞA BORCUM VAR, TÜRKİYE’YE BORCUM VAR”
Elbistan’da doğup büyüdüğünü anlatan Kutoğlu, şunları söyledi:
“Burası benim doğup büyüdüğüm yer. Buradan 2-3 ay sonra gidersem kendime yakıştıramam. Babamın bir sözü vardı, ‘Devletsiz millet babasız evlada benzer’ diye. Vatan Türkiyedir, ama bir de kendi doğup büyüdüğün yer vardır. Türkiye’nin her tarafı bizim vatanımız, ama burası da bizim doğup büyüdüğümüz yer. Ben yarın arkadaşlarımız burada bırakıp gidersem kendimi hain hissederim. Benim Elbistan’a, insanlığa borcum var. Ben geri dönmeyebilirdim, ama benim Türkiye’ye borcum var. Karadeniz’den ismini yeni duyduğumuz bir ilçe burada benim eşime, dostuma, aileme hizmet ediyorsa benim kaçmam onursuzluk olur.”